Aslında

Gün içerisinde -biraz da iş icabı- defalarca okuduğumuz haberlerden, o esnada aklımıza gelip de haliyle metnin içerisine sızdıramadığımız kelimeleri buraya ekleyeceğimiz haberlere şahane bir şekilde sızdırma azim ve kararlılığıyla yola çıktık. Keyif de alacağımızı umuyoruz...Biraz da oradan buradan -ç- aldığımız haberleri bloga ekleyerek ve dahi oradan buradan resim araklayarak bu şekil bir nafile çaba içerisine girdik.

Heves ettik belki de....

Kim zaman da haberlerin içerisine kendi zehrimizi akıtarak, Ajanslardan, yalan dolan haber yapan spor gazetelerinden ve elindeki metnin kıymetini bilmeyen bilimum internet sitesinden yılların intikamını, aleyhlerinde atıp tutarak alacağız. Alamasak bile terazinin bizden yana kefesini bir hayli dolduracağız...

Hevesle...

Zeyl 1: Fakat zaman zaman işin rengi değişebiliyor. Yine zaman zaman can sıkıntısından Tribal'den İngilizce haberler alıyoruz. Bu son numaramız... Japonca'ya kadar yolu var diye de düşünüyoruz.

Zeyl 2:Son olarak bir arama butonu koyabildik. Mutluyuz mesuduz...

Zeyl 3: Bir adet anket eklemeyi de başarmış olmanın kıvancı içerisindeyiz. Tek rakibimiz THY demek isterim! (09.07.07)

Zeyl 4: Yeni numaramız YHA (Yalan Haber Ajansı) Feyz aldığımız Ziyaabi kadar olmasa bile severek çalışıyoruz. (11.07.07)

Zeyl 5: En son, yepyeni, sıfır kilometre numaramız İngilizce bir haber blogu yaratmak oldu. Deniyoruz, denemekten yılmıyoruz. Elbetteki herşey Türk sporseverinin bilinçlenmesi adına. Siteye ilgi gösterdiğiniz oranda seviyoruz sizi kunteper haber avcıları (Bu vesileyle duman avcılarına da selam olsun. Sıkıcı yaratıklar ama yine de sıpalarda gözlemlenen bu azim, bu inanmışlık duygusu, gayetle sağlam sigara paketlerini talep eden cüretkarlık... Seviyoruz...) (13.07.07)

Zeyl 6: Bu tam süper oldu işte; haber sayfalarının altına süper insan bir kardeşimizin bizzat müdahalesiyle, blogumuzu portekizce sevin diye metin çevirici koyduk. Her ne kadar çevrilen metin bir boka yaramasa da dekoratif anlamıyla bile en hafif tanımlamayla "şık" oldu... ŞIK olduk... Durmayın deneyin, görgünüz, bilginiz artsın :) (16.07.07)

Zeyl 7: Geç de olsa Videolu haberleri koyma fıtsatını bulduk. Youtube ve diğer bilimum TUBE'lar sağolsun... Güzel bir deneyim olabilir. (17.07.07)

Zeyl 8: Yine ilklere imza atıyoruz (Pek klişe ama hayat böyle sayın blogseverler. Zuhahaha... Zottirik filler :)... Artık online ziyaretçiler, blogda yalnız olmadıklarını biliyor. Bir de chat koyduk mu, biz olayı komünite hadisesine bağlayarak aradan çekileceğiz zaten. Gerçi okunuyoruz da efenim bu aralar ziyadesiyle. Google'ın takdirine mazhar oluyoruz ama bize yetmez. "Subscribe in a reader" yapın istiyoruz. RSS teknolojisine futbolseverler de ayıksın istiyoruz. RSS takipçimizin sayısının artmasını istiyoruz. İstiyoruz da istiyoruz. Artık çok oluyoruz ama o da yetmiyor. Hırs bürümüş gözümüzü. Biri bizi durdursun (14.08.2007)

Zeyl 9: Beni rahatta dinleyin.... Google reklamlarından tavsiyelere doğru inceden bir geçiş yapmış bulunuyoruz. Bir de böyle deneyelim, tavsiye hadisesi ne menem birşeymiş anlayalım istedik. Bu da olmazsa naykiyle adidazla pazarlıklara oturacağız. Kalite adına bunca kalın fiyatın hesabını sizin adınıza nakden soracağız. Ayni olarak da sormak isterdik ama o biraz çetrefilli olur. En güzeli nakdi olarak hesap sormak. Faturasını keseceğiz kafanızı yormayın... Ha bu vesileyle adsense'e bizim referansımızla kayıt olmayanlar için öyle böyle diyorlar haber vereyim. Biz diyenlerin yalancısıyız... (31.08.2007)

Zeyl 10: Artık böyle serzeniş mi dersiniz, akrostiş mi dersiniz, rapor mu dersiniz... Biz bir şey yaptık. Şu şekil (05.09.2007)

Zeyl 11: Uzun zaman sonra, beklediğimizin de üzerinde, Google tarafından page rank 3 ile değerlendirildik. Fevkalade şahane bir durum. Alexa değerlerimiz de yükselmekte (10.10.2007)

Zeyl 12: Uzun zamandır içinden çıkamadığımız post içine reklam yerleştirme sıkıntımızı aşmış bulunmaktayız. Bu vesileyle yeni reklamlarımız vatana millete hayırlı uğurlu olsun. (30.11.2007)

Zeyl 13: Futbolizm'de badana boya günü... Badana boya yapabileceğimiz bir evimiz bile olamayınca can sıkıntısından blogu boyadık. (Ekstra: Memleketteki tüm emlakçılara buradan iyi dileklerimi gönderiyorum. Emlakçısız bir milletin hayat damarlarından hiçbirisinin kopmayacağını düşünmekle beraber, emlakçıya yolu düşen kiracının hayat damarlarının görevini sğlıklı şekilde yerine getiremeyeceğini bir kez daha idrak ettik.) (01.12.2007)

Zeyl 14: Sevgili günlük :-)... Youtube'a koyduğumuz videolar sayesinde bir şey öğrendik; maçarla ilgili videoların yanına "Karşılaşmanın ayrıntıları için tıklayın" diyerek link verdiğimiz zamanlar oldu. Bu durumlarda youtube'dan geri dönüşler oldukça sınırlı iken, "TIKLA" komutu ile verdiğimiz linklerden inanılmaz geri dönüşler aldık. Yani anlaşıldı ki bu ülkenin insanları emir kipinden ziyadesiyle hazzediyor. Bakalım daha neler öğreneceğiz (03.12.2007)

Zeyl 15: Karalar bağladık. Bilimum blog çeşidi üzerinde yaptığımız geniş araştırma geliştirme faaliyeti neticesinde gördük ki siyah zemin metnin ve görsellerin farkedilmesi açısından fevkalade işlevsel. Dekoratif edenimiz bu. Öte yandan başka makul nedenlerimiz de var ama onları açıklama gereği hissetmiyoruz. Sadece şu kadarını belirtmekte yarar var; mesaj kaygısı yok. Başka kaygılarımız var :-) (20.12.2007 Bayram sabahı saat 05 suları)

Zeyl 16: Faviconumuzu da eklemişik. Vatana millete ve dahi futbol camiasına hayırlı olsun (21.12.2007)

Zeyl 17: Yani ben yaklaşık 8 ay sonra döndüm sayın seyirciler!.. "Zor bir karar olduğunu kabul etmek lazım" dersem yalan söylemiş olurum zira yapmam gereken şeyleri ertelemenin bir tezahürü olarak endüstriyel futbol blogumla yine yine yeniden karşınızdayım.

Bu sefer yapacağımız yeniliklerle futbolsevere hizmetlerimizi bir hatta birkaç adım öteye taşımayı planlıyoruz. Son dönem trendi itibariyle bloga gelen her 100. kullanıcıya bir adet toros marka otobüs vermeyi kararlaştırdık. Şimdilerde otobüs firmasıyla ayrıntıları görüyoruz. sittiriboktan sitelere kanmayın, kafanızı bulandırmayın. Sizlerin istediği haber maber değil birbirimizi yemeyelim. Alayınız video istiyor. İşte yeni dönemde futbolizm sizleri videoya boğacak. "Yeter illallah dedirteceğiz. Gına geldi ak. bu video hadisesinden dedirteceğiz"... Yani fazla iddia çok da iyi değildir ama elimizden geldiğince yapmaya çalışacağız.

Tabii bu sezonki hazırlık maçları vesilesiyle artık 2 sezonluk arşiv elinizin altında. "Bıldırki hazırlık maçında kimlen oynadıydıh layn" sorusu aklınıza geldiğinde adresinizin neresi olacağını artıkın biliyorsunuz.

Sevgili günlük, her şeyden öte, "zaman da ne çabuk ilerliyor" demekten kendini alamıyor insan. Kenan kardeşimiz sevgilisiyle ayrılığını ilan edip acılara gark olurken, delifişek Barış'ın telli duvaklı asker oluşunu hep beraber idrak ettiğimiz günlerdeyiz. Denyonun birisi Bosna'da deplasman kovalarken, biz hala tatiler gidememenin dayanılmaz ağırlığıni bir kış boyunca nasıl taşıyacağımızn hesaplarını yapıyoruz. (12.08.2008)

Zeyl 18: İnsanın uzaylı Mustafa Topaloğlu edasıyla "Bu işler nasıl işler? Bizden habersiz işler" diyesi geliyor. Kadınları anlamak imkansız velhası-ı kelam. Neyse konu dışına çıkmayalım. Bloga "Benzeri yazılar" eklentisi eklemiştik geçen sefer bahsedemedik. Onu hatırlatayım dediydim. Devletimizin ali bekası adına youtube yasağı var malumunuz. Biz onu da inceden "Millet iradesi" adına çözdük. Tepe tepe kullanın. Magazin haberlerini de bir araya topladık. Sosyal içerikli futbol muhabbeti yaparken "karı-kız" tabir ettiğimiz alanda yapacağınız gezintilerde parçalanmayın, aynı zamanda futbol magazin aleminden de uzak kalmayın diye -"kullanıcı dostu" ifadesi yer yer bizim icraatlarımız yanında kifayetsiz kalıyor farkındayız- Memleketimizin medar-ı iftiharı, Avrupa'yı uçuk uçuk titreten 4 güzide kulübümüze de ayrı ayrı sayfalar açtık hayırlı uğurlu olsun. Yakında Anadolu kulüplerine de eğilme planlarımız var ama bu gidişle blog meme yapacak gibi de görünüyor. Böyleyken böyle sevgili blog günlüğü, bugün de Serdar'ın düğünü var ama takacak bişey yok. Misafir hesabı bulduğumuzu takacağız. Ehühüe ahueahue (31.08.2008)

Zeyl 19: Çok faideli bir keşif yaptım. Her şey tesadüflerin sitesi google'da yaptığımız saçma sapan bir aramayla bulduğum blogdaki eklentiyi görmemle başladı. Aradık taradık ama dertlere deva bir çok blogger destek blogunda bulamadık. Nihayetinde postlardan bir tanesine yazdığımız yorumla yardım istedik, kendisi de sağolsun kırmadı ve yardımını esirgemedi. Bahsettiğimiz, yazılarımı için sayfa linki, forum kodu ve site kodunu otomatik olarak oluşturan bir kod öbeğiydi. Bu yardım için Mert Heper e teşekkür ederim. Bu vesileyle "Vay ben foruma bu yazıyı kopyaladım ama sitenin linkini almayı bilmiyordum" diyen terbiyesiz ahlaksız dombilileri bir nebze engellemeyi ve "bir ipte iki hırsız oynamaz" mottomuzu yaymayı umuyoruz. Biz zaten geniş bir ar-ge çalışmasıyla oradan buradan tırtıyoruz. Millet de gelip bizden tırtıyor. Yakışık almaz davranışlardan birisi. Neyse bu eklenti birkaç gecemi kabusa çevirdiyse de film yine mutlu bir sonla bitti. Darısı gelecek filmlerin başına. Biz çıkalım kerevetine. Olmazsa siz de çıkarsınız. Ben önden gidip bir bakayım kerevet ortamlarına. ahueahue... (03.09.2008)

Zeyl 20: Öyle böyle 20 adet zeyl yazmışım sevgili blog günlüğü. Senli benli konuşmaktan da zerre kaçınmıyorum zira burası anasayfaya link de koymamıza rağmen neredeyse blogun en tenha bölgesi. An itibariyle 26 okunması varki neredeyse 20 adedi farklı iplerle şahsıma ait. Böyle bir rekorum olduğunu da ifade etmeden geçemeyeceğim. Memleket sınırlarında benden daha çok ip değiştiren bir fani olduğunu zannetmiyorum. Cinler aleminde durum karışık diye tahmin etmekteyim öte yandan. Yine geyiğe bağladık kendimizi. Satırlar oluk oluk akmakta oysa. Dertliyim desem yeridir. Halimiz itten beter keyfimiz paşada yok desem yine yeridir. Bünye karıştı haliyle. Geldi yaz ayları, cozuttu çello yayları. İşten kovulalı da bir hayli zaman geçmişken şu itirafta bulunmadan geçmeyeyim; Giren çıkan Dijitürke. Hatta herkesin elindeki dijitürke... Hatta hatta 3. köprünün ayaklarıyla beraber komple takımı hem planlayanlara hemi de dijitürke... İşte böyleyken böyle bir bok yazayım diyorum şişhaneden girip Haznedar'dan nasıl çıkıyorum ben de anlamış değilim, kaldı ki henüz çıkabildiğim bir muhit de olmadı. Zottirik filler akımı gelmeye başladı galiba inceden inceye. Gerçi içini dökmek de bir maharetmiş bre günlük. Yersen uzay eriği... Site de bir türlü bitmiyor dedik. Azim yapyık, hırs yaptık ama ibne doktor tuttu Avusturya'ya gitti. O ibnelerin veliahtı öldüydü geçenlerde sanırım taziyeye gitti ahue ahue... Bunun neresi komik be kardeşim (Bir ben vardır benden içerideki ben) Neyse efenim yeni gelişmeler şu şekilde:

Baktık millet Zeyl 6'da anlattığımız şekilde bizim blogu portekizce sevemeyecek, gal dili, kelt dili çevirileri hak getire, fransızca'dan bu memleketin anladığı zaten sadece Issız adam tribi nedeniyle (ki benim senaryomu çaldılar davacıyım, kendimi anlatmıştım) "Une belle histoire" ile sınırlı, almanca porno grameri yetiyor memlekete, "ne kasacağım arkadaşım" diye düşünerek bu kez "futbolizmi feysbukla sevin, feysbukta sevin" adlı bir kampanya yapma kararı aldım. Her zaman olduğu gibi sosyal paylaşım olayının da bokunu çıkarmaktan geri kalmadım. Verdim Allah verdim şiddeti. 4 dediler 8 kişiye çift vurup tek saydım inanır mısın? Blogdaki temel yenilik bugünler itibariyle böyle.

Öte yandan temmuz ayı itibariyle sevdiğimiz arkadaşların yaş günlerini kimi zaman birlikte kimi zaman ayrı kimi zaman da apayrı idrak ettik. Ama nihayetinde mesele idrak etmektir zaten. Tabii bu temmuzun girdi çıktısı çok oluyor bize. Hertürlü diyeyim o derece yani. Misal temmuz doğumluları ocak şubat mart (mart sıpası vakası nedeniyle tercih edilmeyen bir ay olabilir bu gerçi) aylarına dağıtsalar, girdi çıktı durumları daha bir stabil hale gelebilir diye de düşünmekteyim. Kısmetse yarın sabah itibariyle de İstanbul'da olmak gibi bir mutluluğa erişeceğiz. Ayrılamıyoruz hastasıyız birbirimizin. O inceden sklemez hallerde ve fakat onun da aklını alacam şimdilik bundan haberi yok yalnız. Mümkünse ayıktımayalım. Haydarpaşa'dan "İstanbul ecdadını skmeye geldim" çıkışı yapmak için gün sayıyorum diyeyim sen öyle anla.

Notlar: Kenanski ve başkan yine darallarda, Dirim'e, tezini rulo yapıp önce burun deliklerinden, o kesmezse -bence kesmez- götünden fitil mahiyetinde uygulayacaklarmış. Bu yepyeni bir deneysel tedavi yöntemiymiş. Tıbba inanıyor, güveniyoruz. Bu vesileyle bu bahar bir şekilde Bosna'ya akarsam kimsenin zoruna gitmesin. Zoruna giden kafasına göre takılsın. Barış TM'nin kafasında kırk tilki dönüyor kırkının da birbirinden haberi yok. Siboplukta yeni bir levıl deniyor. Ben yine şahaneyim öyleyken böyle. Kadifeden kesesi'nin kırım versiyonu da şahane en az benim kadar. Bu vesileyle Nisan temmuz aylarında bizi darallardan darallara sürükleyen arkadaşa sevgiler ehm... öhm... (17 Temmuz 2009 Saat 05.32)

GENEL NOT
Bu bloga başlarken düşündüğümüz gibi haberlerle -iddiamız oranında- makara yapamasak da -hatta hiç yapmadığımız şeklinde okunabilir burası- zaten ziyaretçilerin pek çoğunun rüşvet karşılığında geldiği düşünüldüğünde bizim için bir sıkıntı yaratmıyor. Bu derece de açık bir insanım...Başımız da kalabalık haliyle... Biz bloga saralım derken diğer site elden gidecek... off ki ne off... "Bugün de daraldinho oldum anne!" diyerek bu satırları bağlamak isterim

Devam edecek...

Sayfa Linki:

Site kodu:

Forum kodu:

Benzer Haberler



Widget arak by Futbolizm