Günün fotoğrafı: Nou Camp'ta Türk damgası
Çocuktuk... Daha doğrusu bulunduğumuz yörenin ifadesiyle "Bebeydik"... Başkentin sittiriboktan bir mahallesinde bebelik eylemek zor bir iştir. Tek başınıza bir küfür antolojisini dolduracak küfürleri idrak etmeniz, aynı zamanda bu zengin okyanusa kendi çapınızda katkılarınızın da olması beklenir. Ya da siz kendi kendinizden bir süre sonra beklemeye başlarsınız. Son bir ihtimal olarak aradan onlar basamağı olan yıllar geçip geçmişi hatırlamak konusunda çaba sarfederken böyle bir ihtiyaç hissedersiniz. Neyse traşı uzatmayalım.
Geçenlerde (Benim için az önce ama bu yazıyı ne zaman okuduğunuzu bilemiyoruz) futbolname'de şu şahane fotoğrafı görünce bebelik dönemlerimize gitmeden edemedim.
Barcelona'nın 108.777 seyirci kapasiteli şahane stadı Nou Camp'a (Resmi adı Estadi del Futbol Club Barcelona imiş) bir Türk damga vurmuş ama ne damga... Esteban'lardan birisine sövmüş niye icap etti bilinmez. Girişteki uzunca saçmalığın sebebini ancak anlatabileceğim; bu küfür bebeliğimizde "Kesteban" adlı birisine aitti. Bizim çocukluğumuzdaki aslı şudur: "Güneşin oğlu Esteban, .mın oğlu Kesteban" Kim neden uydurdu? Bu bizim minik dimağımızda nasıl yer etti? O minik dimağ afedersiniz eşek kadar bir adam olmaya evrilirken bunu nasıl sakladı bilinmez. Beğenmediğiniz birisine şahane oturtabileceğiniz yeni moda bir küfürdü bu. Gerçi "Güneşin oğlu Esteban" hemen hemen çağdaşımızdı denilebilir. Tao, Zia ve bilimum kankaları ile (yanlış hatırlamıyorsam Pizarro yavşağına ve onun iki denyo sinyalcisine altın kenti buldurmamaya çalışıyorlardı. Bir de madalyonları vardı bunların birbirine eklemlenen, bir de altından kuş; uçak hesabı) Breh Breh ne günlerdi be demekten kendimi alamıyorum. Siz de bu fotoğrafa baktıkça Türk yaratıcılığını düşünün ve acılara gark olmaktan kendinizi alamayın
Site kodu:
Forum kodu:
